YALOVA'DA GELENEKSEL TEDAVİ YÖNTEMLERİNE BÜYÜK İLGİ

Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde hizmet veren Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT) Kliniği’nde uzman ekip, hastalara geleneksel tedavi yöntemleri sunuyor. Kliniğin hasta kabulüne başladığı yaklaşık 5 aylık süre zarfında 2 bin 700 hastaya hizmet verildi.

Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi modern tıp ve geleneksel tamamlayıcı tıp yöntemlerini harmanlayarak hastalara şifa üretiyor. Bu çerçevede hastane bünyesinde hizmete giren GETAT büyük ilgi görüyor. Klinikte kupa terapisi, sülük, ozon,hipnoterapi, apiterapi, akupunktur gibi yöntemlerle hastaların tedavisi yapılıyor. Başhekim Doç. Dr. Hasan Ergenç, yaptığı açıklamada, son teknolojiyle donatılan hastaneyi iyi yönetme, özellikli birimler açma vizyonu ve misyonu ile Türkiye’deki sayılı sağlık kurumları arasına çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.

Ergenç, GETAT Kliniği’ne halkın ilgi gösterdiğini belirterek, “Modern tıbbın tedavisine katkı sunacak, güçlendirecek tedaviler yapılıyor. Toplumda yanlış bir algı var. Geleneksel ve tamamlayıcı tıp sanki modern tıbbın önündeymiş gibi bir algı oluşuyor aslında. Biz burada ikisini beraber yapıp hastalara en sağlıklı hizmeti vermeye çalışıyoruz.” dedi.

Ergenç, kliniğe gelen hastaların şeker, karaciğer, böbrek fonksiyonları başta olmak üzere beslenme düzenine kadar birçok değerine baktıklarını aktararak, hastayı bütüncül olarak değerlendirip ona göre tedaviler uyguladıklarını vurguladı.

Ergenç, şunları anlattı, “Bilindiği üzere bu işler daha önce merdiven altında, deneyimi olmayan insanlar tarafından yapılıyordu. Biz de burada Yalova’nın güzel vatandaşlarına bu hizmeti konforlu bir şekilde vermek istiyoruz. Özellikle 6 ay ve 1 sene sonra buradan hizmet almış ve fayda görmüş vatandaşlarımızın bilgilerini öncesi ve sonrası şeklinde kamuoyuyla paylaşıp yaptığımız işi bilimsel bir ortama oturtmayı planlıyoruz. Türkiye’de bu işi hakkıyla yapan, vatandaşlarımıza kaliteli şekilde hizmet veren bir klinik haline getirmeyi hedefliyoruz. GETAT birimimizin uygulamalarıyla insülin dirençlerinin, ilaç sayısının azaldığını, insülin dozlarının düştüğünü belirten hastalarımız var. Bazı hastalarımızın ileriki dönemlerde insülinlerini keseceğiz. Tabii bu geri dönüşleri görünce güzel bir iş yapmışız, isabetli olmuş diyerek daha mutlu ve motive oluyoruz.”

Uzm. Dr. Zeynep Ergenç de meslektaşı Uzm. Dr. Murat Çokay ile kliniği kurarak tedavilere başladıklarını, geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarının çoğunu yaptıklarını ifade etti.

Halk tarafından kabul görmüş, faydasına inanılmış yöntemleri kullandıklarını dile getiren Ergenç, “Kupa terapisi, yine Uzak Doğu tıbbından ülkemizde de devam eden akupunktur, sülük tedavileri zaten binlerce yıldır halk tarafından benimsenmiş yöntemler. Bu tedavilerin yanında yine tamamlayıcı olarak bizim uyguladığımız ozon tedavisi, mezoterapi gibi yeni yöntemler de var. Bunları klasik tedavilerle bütünleştirerek uyguluyoruz. ”diye konuştu.

Ergenç, geleneksel ve tamamlayıcı tedavilerle ilgili bilimsel çalışmalara katkıda bulunmayı hedeflediklerini, bunun modern tıpta yerinin sağlamlaşmasını istediklerini aktardı.

Hastalarda klinikteki ilgi ve tedavilerden memnun olduklarını belirterek, “Modern tıp uygulamalarının yanı sıra tamamlayıcı geleneksel tıp yöntemlerinin de uygulanması son derece iyi olmuş. Geleneksel tıp uygulamaları faydası kanıtlanmış yöntemler. Bu uygulamaların merdiven altı noktalarda yapılmasındansa hastanelerde işin uzmanları tarafından yapılması son derece yerinde olmuş” diye konuştular.